NEML SURESİ


Ayet Getir
27-NEML 82. Ayet

وَإِذَا وَقَعَ الْقَوْلُ عَلَيْهِمْ أَخْرَجْنَا لَهُمْ دَابَّةً مِّنَ الْأَرْضِ تُكَلِّمُهُمْ أَنَّ النَّاسَ كَانُوا بِآيَاتِنَا لَا يُوقِنُونَ

Ve izâ vakaal kavlu aleyhim ahracnâ lehum dâbbeten minel ardı tukellimuhum ennen nâse kânû bi âyâtinâ lâ yûkınûn(yûkınûne).

Bayraktar Bayraklı

O söz, tepelerine indiğinde, yerden onlar için canlı bir yaratık çıkarırız da, o onlara, insanların bizim âyetlerimize gereğince inanmadıklarını söyler.


Edip Yüksel

Zamanı gelince, onlara topraktan mamul bir yaratık çıkaracağız; onlara, halkın ayet ve mucizelerimizi onaylamadığını bildirecek.


Erhan Aktaş

Üzerlerine söz1 gerçekleştiği zaman, onlara yerden bir dabbe2 çıkarırız. Kuşkusuz o, onlara, insanların3 ayetlerimize inanmadıklarını söyler.4 1- Mahşerde toplayıp hesap sorma, hesaba çekme. 2- Dabbe, Hareket eden, canlı demektir. Genellikle sürüngenler için kullanılır. Kur’an’da tüm canlılar için de kullanılmıştır.(8/Enfal, 22; 35/Fatır, 45) Ancak “Dabbetü’l-arz”, bir tamlama olarak “yer canlısı” demektir. Bu sözcük, tefsirlerde daha çok eski inançların hurafelerine dayalı olarak ele alınmakta, kıyametin alameti de olmak üzere, gerçeği yansıtmayan pek çok farklı rivayetlere yer verilmektedir. Bu rivayetlerin hiç birsinin Kur’an’i bir dayanağı yoktur. Bu tamlamanın, Kıyamet’in yaklaşması anıyla bir ilgisi olmayıp, Kıyamet’in kopuşundan sonraki durum olan “hesaba çekilme” anından söz etmektedir. Ayetin bağlamı dikkate alındığında müşriklerin gerçeğe kapalı, hiçbir sözden anlamaz oldukları eleştiri konusu edildiği görülmektedir. Dabbe, bu bağlamda müşriklerin bütün yapıp ettiklerinin ortaya çıkarılması, gerçeklerin ortaya dökülmesinin ifadesi olarak mecaz bir anlatımdır. Yerden yapılmış konuşan bir varlığın/cismin/aletin, onların yapıp ettiklerini tek tek söyleyeceği mecazen anlatılmaktadır. Tıpkı insanın uzuvlarının, insanın yapıp ettiklerine tanıklık edecekleri hususundaki ayetler gibi. (24/Nur, 24). 3- Müşriklerin. Kâfirlerin. 4- Onlar adına konuşacak.


Muhammed Esed

Ve (o kalben sağır ve kör olanlara gelince: Haktan yana kendilerine söylenen) söz bütün açıklığıyla gerçekleştiği zaman, onların karşısına yerden, kendilerine insanlığın mesajlarımıza gerçek bir imanla inanmadığını söyleyen bir yaratık çıkaracağız.


Mustafa İslamoğlu

Ve (o vahyi işitmeyen ölüler ve sağırlar) aleyhindeki söz gerçekleştiği zaman, onlar için yerden bir canlı çıkarırız; o onları mesajlarımıza öteden beri insanların yürekten inanmamış olduklarını söyler.


Süleyman Ateş

O söz, başlarına geldiği zaman, onlara yerden bir Dâbbe (canlı) çıkarırız; o, onlara insanların, âyetlerimize inanmadıklarını söyler.


Süleymaniye Vakfı

Bu insanların haklarındaki karar kesinleşince[1*] onlar için yerden (kabirlerinden) bir dâbbe[2*] çıkarırız. Dâbbe, o insanlara, Allah’ın âyetlerine kesin bir inançla inanmadıklarını söyler. [1*] Ölene kadar tevbe kapısı açıktır. Kişi hakkındaki karar ölünce verilir. Dolayısıyla bu ayette kişinin ölümünün gerçekleştirilmesi ifade edilmektedir. [2*] Dabbe: Hareket etme özelliği olan, canlı demektir. Bunların gölerde ve yerlerde olduğu, insan ve melek grubunun da dabbe özelliği olduğu ilgili ayetlerde anlatılmıştır. Dolayısıyla bu ayetteki dabbe kendini doğrulara kapatan insanlardan ölenlere, durumunu kabirde iken tebliğ eden melektir. İlgili diğer ayetler: (Şura 26/29, Nahl 16/49, Nahl 16/61, Bakara 2/164, En’am 6/38 , Hud 11/6, Hud 11/56, Nur 24/45, Ankebut 29/60, Lokman 31/10, Sebe 34/14, Fatır 35/45, Casiye 46/4)  


Yaşar Nuri Öztürk

O söz tepelerine indiğinde, yeryüzünden onlar için bir dâbbe/debelenir gibi yürüyen bir canlı çıkarırız da o onlara, insanların bizim ayetlerimize gereğince inanmadıklarını söyler.


Ayetin Tefsiri